Sağlık Profesyonellerinin Dergisi
11 Ekim 2017

Biruni Üniversitesi Hastanesi 15 Şubat 2016’da İstanbul Florya’da hizmete açıldı. Akıllı bina teknolojisi ile inşâ edilen ve 10 kattan oluşan hastane 150 yatak kapasitesi, 50 poliklinik ve 6 ameliyathane ile hizmet veriyor. Hastanede organ nakli, kalp ve beyin ameliyatları dâhil tüm cerrahi operasyonlar yapılabiliyor.

Dünya bilim tarihine “Evrensel Deha” olarak adını yazdıran Türk bilim insanı Ebu Reyhan El Biruni’den ilham alarak kurulan ve 2014-2015 eğitim-öğretim yılında sağlığın tüm branşlarında eğitim vermeye başlayan Biruni Üniversitesi 15 Şubat 2016’da Biruni Üniversitesi Hastanesi’ni hizmete açtı. “Sağlıkta referans merkez” olmak için yola çıkan Biruni Üniversitesi Hastanesi bir üniversite hastanesi olmanın getirdiği sorumluluğun bilincinde ve gelenekten geleceğe taşıdığı bilgi birikimi ile Türkiye’nin öncü sağlık kurumlarından biri olmayı hedefleyerek yolunu sürdürüyor.

Özel Biruni Hastanesi Anestezi Uzmanı Dr. Zafer Doğan hastanenin ameliyathanesi hakkında şu bilgileri vererek sözlerine başlıyor: “Ameliyathanemiz 6 salon olarak hizmet veriyor. Hafta sonu dâhil her zaman ameliyat yapılabiliyor ve ekip ona göre ayarlanıyor. Ameliyathanemizdeki sterilizasyon ünitemiz tüm hastaneye hizmet veriyor. Tam zamanlı olarak 2 anestezi doktoru, 9 anestezi teknikeri, 6 ameliyathane hemşiresi, 6 ameliyathane yardımcı sağlık personeli, 1 skopi teknisyeni ve 4 sterilizasyon görevlisi ile çalışıyoruz. 2 adet skopi cihazımız, 1 adet mikroskopumuz ve 2 adet endovizyon sistemimiz mevcut. Öte yandan, son teknoloji alet ve cihazlarımızla organ nakli, kalp ve beyin ameliyatları dâhil tüm cerrahi operasyonları, yeni doğan ve geriatri dâhil tüm yaş gruplarını alabilecek donamıma ve ekip tecrübesine sahibiz.”

Birçok yerde olmayan cerrahi elektrik güvenlik sisteminin ameliyathanelerinde bulunduğunun altını çizen Uz. Dr. Zafer Doğan teknik detayları anlatmaya şöyle devam ediyor: “Cihazlarımız tüm cerrahi operasyonların güvenle gerçekleştirilebildiği donanımda ve nitelikte. Anestezi cihazlarımız birçok solunum modunda kullanılabilen son sistem yazılımları (yeni doğan yazılımı dahil) barındırıyor. Ayrıca endovizyon sistemlerimiz HD kalitede görüntü ile çok net ve rahat bir görüntü sağlıyor ve olası komplikasyonların önüne geçiliyor. Skopi cihazlarımız da çok kaliteli görüntü sağlıyor.”

Mümkün olduğu kadar bölgesel anestezi uyguluyoruz

Hastalara mümkün olduğu kadar ameliyathane stresini yaşatmamaya özen gösterdiklerini ifade eden Uz. Dr. Zafer Doğan, ameliyathanenin hemen girişinde hastalara yapılan son güvenlik kontrolü sonrası hemen anestezi verildiğini belirtiyor ve şöyle devam ediyor: “Bu durum özellikle ameliyathane kaygısı olan hastalar için çok önemli. Hasta ameliyathane ile ilgili hiçbir şey görmüyor ve hatırlamıyor. Hastalarımıza mümkün olduğu kadar bölgesel anestezi uyguluyoruz, normal fizyolojilerini en az etkileyecek şekilde anestezi veriyoruz.”

Elektriğin çarpmadığı güvenlik sistemimiz var

Hasta güvenliğinin en çok önem verilen konulardan biri olduğunu vurgulayan Uz. Dr. Zafer Doğan “Hasta hazırlığı konusunda bir aksaklık olması durumundaysa hastanın ameliyathaneye alınmadığını ve serviste misafir edildiğini” ifade ediyor ve sözlerini şöyle sürdürüyor: “Ayrıca hasta birçok aşamada güvenlik kontrolüyle ameliyathaneye kabul ediliyor. Son kontrol sonrası anesteziye başlanıyor ve hatta hastanın dosyası anestezi başladıktan sonra bile kontrol ediliyor.”

Uz. Dr. Zafer Doğan çalışan güvenliği için yapılan kontroller hakkındaysa şu bilgileri veriyor: “Ameliyathanede direk kabloya dokunulsa bile elektriğin çarpmadığı bir güvenlik sistemimiz var. Son bir buçuk yıl içinde cerrahi kaynaklı enfeksiyonlu hasta sayımız sadece bir. O hasta da kirli ameliyat türünden. Bu hastada harici cerrahi enfeksiyonumuz bulunmuyor. Görevli olmayan hiç kimse ameliyathaneye alınmıyor. Fakat bu durumun da iki istisnası bulunuyor. Sezaryen sırasında eşinin yanında olmak isteyen babalar ve çocuk hastaların anne, baba ve yakınları. Çünkü anestezi sonrası çocuk hastalarımız gözlerini açtıklarında stres ve panik yaşayabiliyorlar. Yanlarında anne, baba veya uygun bir yakınlarını gördüklerinde çocuklar daha iyi hissedebiliyor.”

Güleryüz, iyi niyet, şefkat, tecrübe ve alan bilgisinden önce geliyor

Ekipte aradıkları temel özelliklerinin güler yüz, iyi niyet ve şefkat olduğunun altını çizen Anestezi Uzmanı Dr. Zafer Doğan, “Tecrübe ve alan bilgisi daha sonra geliyor” diyor ve sözlerini şöyle sürdürüyor: “Bilgiyi ve tecrübeyi insanlara bir müddet sonra kazandırabilirsiniz, ancak bu kişilik özelliklerini kazandırmak bilgi kazandırmaktan daha uzun sürüyor. Bunu devam ettirmek de biz ara yöneticilerin ekibe sahip çıkmaları ile mümkün. Yönetim olarak maddi manevi personelimizin yanındayız. İş disiplinini bozmadan sosyal olarak da birlikteyiz.”

Set ve cihazları artırarak daha çok vaka almak istiyoruz

Gelecek dönemle ilgili planlarını sorduğumuz Anestezi Uzmanı Dr. Zafer Doğan “Tek kullandığımız bazı set ve cihazların sayılarını artırarak daha çok vaka görmek istiyoruz. Vaka sayıları ve çeşitliliği arttıkça oluşması muhtemel çakışmaların da önüne geçmiş olacağız” diyor ve şöyle devam ediyor: “Personel sayısını bir miktar daha artırarak personelimizi biraz daha rahatlatmak ve nöbet ekibini ayırmak istiyoruz. Mezuniyet sonrası eğitimlerimizi daha kapsamlı hale getirmek ve sabit eğitim saati oluşturmak da diğer planlarımız arasında geliyor.”