Sağlık Profesyonellerinin Dergisi
4 Kasım 2019

RABİA TÜLÜBAŞ
Uzman Onkoloji Hemşiresi

Kanser; görülme sıklığı, tanı, tedavi ve sosyo-ekonomik yönleri ile tüm dünyada olduğu gibi yıllar içinde ülkemizde de önemli sağlık sorunlarından biri haline geldi. Kişi, kanser tanısı almasından başlayarak bütün tedavisi boyunca ve sağ kalım sağlandıktan sonra kanserli ya da kansersiz hayatına devam ettiği süreçte fiziksel ve psiko-sosyal açıdan fevkalade olumsuz etkilendiği bir dönem yaşanıyor. Tüm bu süreçlerde hastanın güvendiği, kendini emanet ettiği hatta en yakınında hissettiği kişiler arasında onkoloji hemşiresi yer alıyor. İşte bu süreçte hastaya bilimsel çerçevede doğru tedavi ve bakım yaklaşımı ile sürecin kontrolünü sağlamak onkoloji hemşirelerinin birincil görevleri arasında geliyor.

Tedaviye bağlı semptom yönetiminde sorunları doğru tanımlayabilmek, probleme yönelik hemşirelik planları oluşturmak ve ulaşılabilir hedefler doğrultusunda etkin bakımı sağlayıp sonuçlarını değerlendirebilmekte onkoloji hemşireliğinde uzmanlığın önemini ortaya koyuyor. Onkoloji hemşiresi; bakım verilen hastanın sadece kanser tedavisini uygulama sürecini değil, kansere eşlik eden diğer hastalıkların kontrolü, hasta üzerindeki bütün etki ve yan etkileri, bu tedavi ve bakım sürecinin bireyselleştirilip iyi olma ve iyileşme durumuna nasıl adım adım gidileceği konusunda çok önemli bir rol üstleniyor.

Sadece Bakım Vermekle Kalmıyor

Hasta ve hasta yakını için bilinmezlik ile dolu bu zorlu süreçte onkoloji hemşiresinin bakım verme dışında en önemli görevleri arasında danışmanlık ve eğiticilikte önem arz ediyor. Kanıta dayalı bilgiye sahip olma ve her hastayı bu güncel bilgi ışığında ele alıp süreci yönetmek için de şüphesiz onkoloji hemşiresinin klinik deneyimi çok önemli. Klinik deneyim, dünya standartlarında belirlenen kılavuzlar önderliğinde hastayı ve hasta yakınını sürece hazırlama, oluşabilecek komplikasyonları doğru bir yöntem ile anlatabilme, takibini sağlama, hasta ve yakınlarının korku ve endişe duygusunu iyi yöneterek yeni bir bilginin onlarda yerleşmesini sağlamak gerekiyor. İşte bu sürecin uzman onkoloji hemşireleri tarafından doğru bir şekilde yönetilebilmesi, hastanın tedavi ve bakımına etkin katılımını, hastanın sağlık algısını doğru ifade edebilmesini ve yaşanan beklenmedik ya da olumsuz durumlara hazırlıklı olunmasını sağlıyor. Bu noktada kanser destek programları, etkinlikler, bilgilendirme ve eğitim süreci hastanın değişen yaşamına istenilen düzeyde uyum gösterebilmesini temin ediyor. Yaşadığımız bilgi çağı, herkese bilgiye kolay ulaşabilme şansı verirken, bilginin doğruluğu noktasında ise endişe verici boyutlara ulaşabiliyor. Onkoloji hemşiresinin bu konuda bilgilerini devamlı güncelleyerek hasta ve yakınlarının doğru bilgi edinmesini sağlaması önem taşıyor. Burada uzmanlık tecrübesi ve yaklaşımı ile oluşturulması gereken en önemli durum ise güven ilişkisi. Yani sahip olduğumuz uzmanlık bilgisi ve deneyimini hasta ve hasta yakınlarına etkin şekilde iletmek ve onların güvenini kolayca kazanabilmek gerekiyor.

Bazı Evreler de Sadece Onkoloji Hemşiresi

Onkoloji hemşiresinin hasta ve yakını ile olan iletişimi diğer hastalık tanısı almış kişilerden bazı farklılıklar gösteriyor. Kanser tanısı almış, hastanede tedavi ve bakımı devam eden bir hasta taburculuk sonrası da bir onkoloji hemşiresi ile iletişim halinde olmak durumunda. Bu bağlamda hasta ile kurulan uzun soluklu ilişki, hastanın hastane dışı ortamında da devam ediyor. Bu süreç bazen tedavi aralarında hastanın evde geçirdiği dönem ya da terminal sürecin evde devam etmesi şeklinde olabiliyor. Öncelikle burada hastanın fizyolojik ihtiyaçlarının karşılanarak bakımının sağlanması gerekiyor. Ayrıca bu süreçte sağlanan psikolojik destek, hastanın ve hasta yakınının kaliteli bir yaşam sonu evresi geçirmesinde en önemli faktör. Ölüm ile sonuçlanan durumlarda onkoloji hemşiresinin aile ile etkin iletişim kurması da bu noktada çok değerli. Bu evreyi onkoloji hemşiresinin etik değerler doğrultusunda multidisipliner bir yaklaşımla yönetmesi gerekli. Bu dönem hasta yakınları için bir hayli zor bir süreç. Hasta yakınlarının kayıp yaşama duygusu herkes için farklı ve onkoloji hemşireleri de bu farklılığa uyum göstererek, kişilere profesyonel biçimde destek olmak ve onları bu duruma hazırlamak ile yükümlü.

Tüm bu süreçlerde aktif rol alan onkoloji hemşiresinin de hasta ve yakınları için olduğu kadar kendi psikolojik sürecini de iyi yönetebilmesi önemli. Duygusal yükü diğer alanlara göre oldukça fazla olan onkoloji alanına uyum, stresleri doğru şekilde yönetme, karşılıklı olumlu iletişim kurabilme ve kendi duygusal dayanıklılığını arttırabilme onkoloji hemşiresinin profesyonelleşme yolunda kritik noktalar. Çocuk olsun, yaşlı olsun dokunduğumuz her hasta bizim için çok özel ve onlar için doğru planladığımız her bakım yönetimi bilmeliyiz ki hastalarımız için hayati önem taşıyor. Sorumluklarımızı etkin gerçekleştirebildiğimiz, bilimin ışığında yol aldığımız, hayatlarının bir parçası olduğumuz her hasta da bizi başarılı bir onkoloji hemşiresi yapıyor.