AYHAN ÖZTÜRK
Medtronic Türkiye, Batı Asya ve Levant Bölge Başkanı
Medtronic geliştirdiği sağlık teknolojileri ile milyonlarca insanın ağrısını hafifletmek, sağlığını yeniden kazanmasını sağlamak ve ömrünü uzatmak için çalışıyor. Medtronic Türkiye, Batı Asya ve Levant Bölge Başkanı Ayhan Öztürk, Medtronic’in geliştirdiği ve yaşamlara dokunan sağlık teknolojileri ile İstanbul’daki inovasyon merkezlerini hospitalmanager’a anlattı.
H.M: Medtronic’in faaliyetlerinden kısaca bahseder misiniz?
A.Ö: Medtronic olarak, global ölçekte 95.000’den fazla çalışma arkadaşımızla 150’den fazla ülkede hekimlere, hastanelere ve hastalara hizmet veriyoruz. Biz kendimizi bir teknoloji şirketi olarak konumluyoruz ve sağlık alanında teknoloji geliştiriyoruz. Bu geliştirdiğimiz teknolojilerle milyonlarca insanın ağrısını hafifletmek, sağlığını yeniden kazanmalarını sağlamak ve ömrünü uzatmak için çalışıyoruz. Geliştirdiğimiz teknolojiler sayesinde dünyada her saniye iki kişi Medtronic ürünleriyle tedavi oluyor.
Sağlık teknolojileri, dünyanın en karmaşık işletim sistemi olan insan bedenini anlamak anlamına geliyor. Yapay zekâ (AI), robot destekli cerrahi, veri analitiği ve öngörüsel modelleme gibi araçları kullanarak, bakımı daha verimli, erişilebilir ve eşitlikçi hale getiriyoruz.
H.M: Medtronic inovasyonları ile bilinen bir firma. Geliştirmekte olduğunuz yeni çözümlerinizden bahseder misiniz?
A.Ö: Her birimiz insan olarak eşsiz varlıklarız. Bu nedenle, sağlık hizmetlerinde tek tip bir yaklaşım işe yaramaz. Bunun için veriyi kullanmak gerekir. Veri, gerçek zamanlı olarak gerçek insanlar için tedaviler oluşturmanın anahtarıdır. Yapay zekâ ve makine öğrenimi gibi araçlarla, insan vücudu hakkında yeni perspektifler kazanarak hasta ve klinisyenlere yardımcı olacak çözümler oluşturuyoruz. Örneğin, yeni akıllı endoskopi sistemimiz, kolonoskopi sırasında alınan her görüntüyü milisaniyeler içinde tarayarak doktorları lezyonların varlığı konusunda uyarıyor. Kolorektal kanserin erken teşhisi için güçlü bir yeni araç olması için tasarlanan bu sistem, içgörü odaklı bakım için muazzam miktarda veriyi son derece etkili algoritmalara dayandırarak ele alıyor.
Birbiriyle iletişim kuran ve öğrenen bağlantılı cihazlar, hastaların sağlıklarını kontrol etmelerine yardımcı oluyor ve böylece hayatlarını daha özgürce yaşamalarını sağlıyor. Bu yüzden, akıllı telefonlar ve tabletlerle bağlantı kurabilen tıbbi cihazlar tasarlıyoruz. Tip 1 diyabet için hibrit kapalı döngü sistemimiz sayesinde hastalar ve bakıcılar düzenli sağlık güncellemeleri ve uyarılar alabiliyor. Bu sayede hastalar, güncel glukoz okumalarını ve dozaj bilgilerini tek bir uygulamada takip edebiliyor.
Kranial işlemlerde eşsiz erişim ve hassasiyet sağlamak üzere tasarlanan robot destekli cerrahi teknolojilerimiz karmaşık omurga ve minimal invaziv yumuşak doku cerrahisinde kullanılıyor. Robot destekli cerrahi teknolojilerimizi sonraki nesil bilgi işlem, görselleştirme ve yapay zekâ ile birleştirerek klinik uzmanlara daha öngörülebilir, standartlaştırılmış – ancak kişiselleştirilmiş – bakım sunmada yeni bir yol açabilir. Yeni cerrahi video ve veri platformumuzu kullanarak, klinik uzmanlar prosedürleri kaydedebilir, depolayabilir ve analiz edebilirler. Bu sayede her cerrahi işlem, sonuçları iyileştirmek için bir öğrenme fırsatı olabilir. Robot destekli cerrahi, genel cerrahi alanında da giderek daha fazla kullanılıyor çünkü bu teknoloji, cerrahlara daha fazla hassasiyet ve erişim sağlayarak prosedürlerin etkinliğini artırabilir. Küçük kesilerle yapılan cerrahi müdahaleler, hastaların iyileşme sürecini hızlandırabilir ve hastanede kalış süresini kısaltabilir.
H.M: Robotik cerrahi ülkemizde daha da yaygınlaşmaya başlıyor. Bu alandaki planlarınızdan ve Medtronic İnovasyon Merkezi’nizden bahseder misiniz?
A.Ö: Medtronic olarak robotik cerrahide büyük bir öngörüye sahibiz. Dünyada robotik cerrahi ile yapılan ameliyatlar henüz yüzde 1’in altında. Yani her 100 ameliyatın sadece 1’i robotla yapılıyor ve bu oranın 10-15-20 kat artması mümkün. Dolayısıyla, robotik cerrahinin hayatımızda daha fazla yer almasını, daha erişilebilir, daha ulaşılabilir olmasını sağlamak istiyoruz. Türkiye’de zaten robotik cerrahi pazarı var ancak biz ürünümüzü yeni çıkartıyoruz, yeni bir pazara girmeyi hedefliyoruz. Türkiye’deki hekimler oldukça deneyimli, dünya ile entegre, teknolojiyi kullanmayı biliyor, bu konuda da önemli bir tecrübeye sahipler.
Teknolojiden bahsederken hekimlerin eğitimini çok önemsiyoruz. Hekimlerin teknolojinin getirdiği yeniliklere hâkim olması, nasıl kullanacaklarını bilmesi halinde hastalara en üst düzeyde fayda sağlama imkânına da sahip olacaklarına inanıyoruz. Bu bağlamda doktor, teknisyen, hemşire ve pratisyen doktorlardan oluşan sağlık profesyonellerinin teknolojiyi kullanarak en iyi sonucu elde etmelerine yardımcı olan Medtronic İnovasyon Merkezi adında büyük bir eğitim merkezine sahibiz. İstanbul’daki Medtronic İnovasyon Merkezi, 35 milyon ABD doları yatırım ile Medtronic’in dünyadaki 9 inovasyon merkezinden en kapsamlısı haline geldi. Aynı zamanda sağlık alanında en büyük özel eğitim merkezi konumunda olan Medtronic İnovasyon Merkezi, sağlık profesyonellerinin becerilerinin geliştirilmesine katkıda bulunmak amacıyla 5.000 metrekareden fazla bir alanda faaliyet gösteriyor. Merkez; 12 yataklı ameliyathane, yoğun bakım laboratuvarı, kateter laboratuvarı, simülasyon laboratuvarları, 125 kişilik oditoryum, Ar-Ge laboratuvarı ve toplantı salonları ile donatılmış durumda. Medtronic İnovasyon Merkezi’nde Türkiye başta olmak üzere Avrupa, Afrika, Orta Doğu ve Rusya dahil 50’den fazla ülkeden hekim ve sağlık profesyoneli eğitim görüyor ve gelişimleri destekleniyor.
Geleceği tahmin etmek zordur ancak size şunu söyleyebilirim ki; Medtronic teknolojileri her saniye iki kişinin yaşamını dönüştürüyor. Mühendislerimiz ve bilim insanlarımız, yapay zekâ, robot destekli cerrahi ve minyatürleştirmenin gücünden faydalanarak yaşamı iyileştiren çözümlerin peşinde durmadan koşuyorlar. Belki geleceğin ne getireceğini bilmiyoruz, ancak insanlığın karşı karşıya olduğu en zorlu sağlık sorunlarının cesurca üzerine giderek, çözümlerini arayıp buluyoruz.