Sağlık Profesyonellerinin Dergisi
7 Aralık 2017

1974 yılından bu yana Ankara’da hizmet veren Güven Hastanesi’nde yılda binden fazla doğum gerçekleşiyor. 24 saat full time nöbet tutan, en az 10 yıllık yoğun bakım deneyimine sahip 5 uzman çocuk doktorunun hizmet verdiği yenidoğan yoğun bakım ünitesi doğum katı ile birlikte “IIDA Global Excellence Awards 2016” (International Interior Design Assosiation) isimli iç mimari ödülüne sahip. Ünite “Nazokomiyal enfeksiyon oranı ve mortalite” oranlarının düşük olması ile de fark yaratıyor.

Dünya standartlarında sağlık hizmeti sunmak hedefiyle 1974 yılında kurulan Özel Ankara Güven Hastanesi, modern tıbbın gereklerini, yılların tecrübesi ile birleştirerek hastalarına aktarmaya devam ediyor. 40 bin metrekare alanda, 251 yatak ve 12 ameliyathane ile büyük bir genel hastane olarak hizmetlerini sürdüren hastanenin yenidoğan yoğun bakım ünitesinde erken veya problemli doğan bebeklerin kuvözde monitorizasyonu, fototerapi, ventilasyon ve gereken diğer tedavileri uygulanıyor.

Güven Hastanesi Yenidoğan Yoğun Bakım ve Çocuk Hastalıkları Uzmanı Dr. Funda Eroğlu, yoğun bakım ünitesinde 24 saat full time nöbet tutan, en az 10 yıllık yoğun bakım deneyimine sahip 5 uzman çocuk doktorunun hizmet verdiğini belirtiyor ve sözlerini şöyle sürdürüyor: “Ayrıca 24 saat çocuk cerrahi doktoru, çocuk nöroloji doktoru, çocuk kardiyoloji doktoru, çocuk endokrinoloji doktoru, çocuk nefroloji doktoru, beyin cerrahi doktoru, ROP (prematürelerin retina hasarı) muayenesinde tecrübeli göz doktoru ve gerektiğinde anlaşmalı genetik doktoru desteği bulunuyor.”

IIDA Global Excellence Awards 2016 ödüllü ünite

Uzm. Dr. Funda Eroğlu ünitelerinde yenidoğan yoğun bakım konusunda eğitimli, tecrübeli, NRP (neonatal resüsitasyon programı) sertifikası ve emzirme sertifikası bulunan hemşire ekibinin mevcut olduğunu bildiriyor ve devam ediyor: “Ünitenin yoğunluğuna göre ayarlanmakla birlikte; çoğunlukla 1 hastaya 1 hemşire bakımı denk geliyor. Ünitemizde 23,5 haftaya kadar minik, 450 -500 gram doğum ağırlığına sahip prematüre bebeklerin bile bakım ve tedavisi yapılabiliyor. Doğumhane, lohusa annelerin izleminin yapıldığı doğum katı ve yenidoğan yoğun bakım ünitesi aynı katta bulunuyor. Ailenin bebekleri camdan izlediği şeffaf bir ünitemiz var.” Ünitenin doğum katı ile birlikte “IIDA Global Excellence Awards 2016” (International Interior Design Assosiation) isimli iç mimari ödülüne sahip olduğunu söyleyen Uz. Dr. Eroğlu, “Nazokomiyal enfeksiyon oranı ve mortalite oranlarının oldukça düşük olduğunu” söylüyor ve sözlerini şöyle sürdürüyor: “Perinatal danışma hizmeti de veriyoruz. Riskli gebelik takibi yapan kadın doğum doktorları ile çocuk doktorları arasında, bebeğin durumu ile ilgili sürekli iletişim devam ediyor.”

KOZA stratejisi uygulanıyor

Uz. Dr. Funda Eroğlu, “Doğum yapan annelere erişkin boğmaca aşısı planının aile ile iletişimin kurularak yapıldığını ve hastanede boğmaca KOZA stratejisi uygulanmaya çalıştığını” söylüyor ve bilgi vermeye devam ediyor: “Riskli gebelik bebeklerinin (preeklamptik, HELLP sendomu olan, şeker hastalığı olan, kalp hastalığı olan veya ciddi maternal hastalığı vs. olan) gerek yoğun bakımda gerek de anne yanında; yakın tetkik, tedavisi yapılıyor. Öte yandan, yenidoğan yoğun bakım ünitesinde; neonatal dönem cerrahi gerektiren prematüre bebekler dahil pre ve postoperatif bakımları yapılıyor. Yoğun bakım izleminde olan bebekler için günde iki defa olmak üzere 1-1,5 saat süren bebekler için uyku saati düzenleniyor. Her gün 1 saat ‘Kanguru’ bakımı uygulanan ünitede, izlenen yenidoğan bebeklerin hepsine tarama ABR işitme testi yapılıyor, gerekirse klinik ABR de uygulanıyor. Hastane de klinik BERA yapılabiliyor ve odyoloji merkezi yenidoğan işitme referans merkezi olarak hizmet veriyor.” Mimari açı ve cihaz donanımını da anlatan Dr. Eroğlu, “2 giraffe kuvözü olan, ileri derece küçük bebeklerin izlendiği ileri yoğun bakım ünitesi, 3 kuvöz ve 3 donanımlı açık yatak olan yenidoğan ünitesi, izolasyon odası ( 1 kuvözü olan ) (2. bir izolasyon odası da hazır), bir tanesi izolasyonda olmak üzere toplam 6 kuvöz ve 3 donanımlı açık yatakla 9 bebeğin tıbbi bakım ve tedavisinin mümkün kılındığını” dile getiriyor.

Bebek dostu hastaneyiz

3. Basamak Yenidoğan Yoğun Bakım ünitesi olduklarını ifade eden Uz. Dr. Eroğlu, bebek dostu bir hastane olduklarının da altını çiziyor ve şöyle devam ediyor: “Her doğumda tecrübeli çocuk doktoru bulunuyor. Doktorlar ve hemşireler için NRP (neonatal resüsitasyon programı) düzenli olarak güncelleniyor. Solunum desteği (ventilatör tedavisi), surfaktan uygulaması, kan değişimi, fototerapi (ışık tedavisi), çoklu organ yetmezliği tedavisi, gerekli olduğu zaman periton dializi uygulanması, mekonyum yutan bebek ve zor doğum sonucu beyin- organ hasarı gibi durumlarda izlem, hipotermi tedavisi, iri bebek veya gelişme geriliği olan bebeklerin tedavileri, santral kateter uygulanması, TPN (damardan beslenme), göğüs tüpü uygulanması, kolostomi- ileostomi bakımı, hasta başı ekokardiyografi, röntgen, USG, ROP (prematürenin retina hasarı) muayenesi, ulusal tarama testleri, gerekirse ileri metabolik tarama testleri, tarama ABR ve klinik ABR işitme testleri ve her doğan bebek için masimo cihazı ile ‘kritik konjenital kalp hastalığı’ taraması yapılıyor.”

JCI kriterlerini uyguluyoruz

Yenidoğan yoğun bakım ünitesinde JCI çocuk -bebek güvenliği kriterlerinin başarılı ile uygulandığının altını çizen Güven Hastanesi Yenidoğan Yoğun Bakım ve Çocuk Hastalıkları Uzmanı Dr. Funda Eroğlu, “Her doğan bebeğin bilgilerinin doğum kayıt defterine kayıt edildiğini, doğum bilgi formu düzenlendiğini, anne kol bandı numarası ile aynı numaralı kol bandı takıldığını, ayak izi alındığını” belirtiyor ve ekliyor: “Ayrıca, ünite giriş- çıkışları kamera kayıtlarının 60 gün saklandığı hastanede, kordon kanı 15 gün saklanırken kimliksiz hiçbir hemşire bebek transferi yapamıyor ve pembe kod uygulaması kullanılıyor.”

Gerekli olduğunda izolasyon önlemleri alınıyor

Enfeksiyon kontrolü hakkında yaptıkları çalışmalardan da bahseden Uz. Dr. Funda Eroğlu şunları söylüyor: “Yenidoğan yoğun bakım ünitemizde enfeksiyon kontrolünün önemi tüm ekipçe biliniyor. Yenidoğan sepsisinde mortalite oranları değişmekle birlikte yüzde 40’lar gibi yüksek oranda gözlenebiliyor. Enfeksiyon kontrolünde el yıkama esas. Yenidoğan yoğun bakım giriş, çıkışlarda, hasta ile temas öncesisonrası ve işlem öncesi-sonrası el yıkama titizlikle uygulanıyor. Ünitemizde sadece yoğun bakım ekibi bulunuyor. Günlük en az 1 kez kapsamlı kuvöz temizliği yapılarak gerektiğinde tekrarlanıyor. 1 kg’ın altında doğan bebeklerin kuvözleri 5 günde bir, 1 kg’ın üzerinde doğan bebeklerin kuvözleri 7 günde bir değiştiriliyor. Hastanemiz enfeksiyon bölümü ile sürekli iletişim devam ediyor. Dışarıdan kabul edilen hastalar için tüm kültürler alınıyor ve gerekli olduğu durumda izolasyon önlemleri sağlanıyor.”

Bebek 3. basamak yenidoğan yoğun bakım ünitisi bulunan bir merkezde dünyaya gelmeli

Yenidoğan ölümlerinin azaltılmasında; şüphesiz ki, bebeğin 3. basamak yoğun bakım hizmeti alabileceği bir merkezde dünyaya gelmesinin önemli rol oynadığına da dikkat çeken Uz. Dr. Eroğlu, “Yenidoğan dönemi hayatın ilk 28 gününü kapsıyor. Bu dönemde her zaman titiz ve dikkatli davranılmalı. Bir problem varlığında ise hızlı karar alınması ve hızlı müdahale edilmesi gerekiyor. Perinatal ve neonatal bakım kalitemiz, kanıta dayalı yeni bilgiler ışığında tecrübeli ekip çalışması ve üst düzey teknoloji desteği birlikteliği ile her geçen gün iyileştiriliyor. Bebek dostu bir yenidoğan yoğun bakım ünitesi olarak, ulusal ve uluslararası rehberleri takip ederek morbidite ve mortalite oranını en aza düşürmek en önemli hedeflerimizden. Çünkü bizler Güven Ailesi olarak biliyoruz ki, ‘bir bebeğin hayatına dokunmak, geleceğe dokunmak demek’.”